Değerli Öğrencilerim,
1999 yılından bu yana önce öğrencisi sonrasında da akademik personeli olarak Sakarya Üniversitesi’nin bir parçası oldum. Bu süre içerisinde SAÜ bir kurum olarak yurtiçinde ve yurtdışında bana pek çok imkân sağladı. Ama benim için en kıymetli olanı 2012 yılında Uluslararası Ticaret Bölümü ile yolumun kesişmesini sağlamasıdır. Çünkü bu sayede bölümü için canla başla çalışan, bölümünü büyük bir aile olarak gören kıymetli yöneticilerle ve altın yürekli öğrencilerle birlikte olma imkânı buldum. Her akademisyene nasip olmayacak, hayallerimi gerçekleştirmemi sağlayan öğrencilerim oldu. Özellikle 21 Gün 37 Derece kulüp başkanları ve takım üyeleri bana hep dinamik kalma, girişimciliğe dair umutlanma olanağı verdi. Girişimcilikle ilgileniyor olmama rağmen sizlere “Ben asla girişimci olamam.” derdim. Bu cümleyi defalarca değerlendirdim ve girişimciliği anlamanın en iyi yolunun onu tecrübe etmekten geçtiğini fark ettim. Bu benim kendime olan borcumdu diyelim ve bir akademisyen olarak yapabileceğim en iyi girişimcilik adımını atmaya karar verdim. Girişimimin adı: Yeniden bir Umut yaratmak!
Elbette durmakta olduğum bu yol ayrımı pek çok bilinmez içeriyor ve bu durum beni hem heyecanlandırıyor hem de sizlerden ayrıldığım için hüzünlü kılıyor. Bu hüznün heyecanımın önüne geçmesine engel olan tek şey ise sevdiğim bir kitaptaki şu cümledir:
“İnsan yüreği bütün sevdiklerini içine alabilecek kadar büyüktür!” (Şeker Portakalı / Jose Mauro De Vasconcelos)
Ve umarım yüreklerinizdeki yerim baki kalır…
Hayatım boyunca bilerek kimseyi kırmadım. Ancak hayatı Alice Harikalar Diyarı’ndaki “Zeze” ruhu ile yaşadığım için farkına varmadan kırdıklarım olmuş olabilir, bunun için sizlerden tüm samimiyetimle özür dilerim…
Ve şimdi sıra son sözlerde;
Bana sürekli bir şeyleri öğrenmek için çaba göstermenin ve öğrendiklerini paylaşmanın zevkini yaşattığınız;
Ailemin çınarlarını bir bir kaybederken hüznümü yürekten paylaştığınız;
Akademik kariyerimdeki gelişmelerde heyecanıma ortak olduğunuz ve
En önemlisi de zaman zaman kızsanız da (hatta belki çoğu zaman…) hayatınızda özel bir yerim olduğunu hissetmemi sağladığınız için sonsuz teşekkürlerimi sunarım…
Sizler benim altın yürekli çocuklarımsınız… Geleceğiniz parlak, umutlarınız tükenmez, hayalleriniz çılgın, vicdanlarınız özgür ve en önemlisi insanlığa yaraşır bir yaşamınız olması dileğiyle HOŞÇAKALIN…
(Eylül 1999 – Eylül 2018 / Sakarya)
Umut Sanem Çitçi- USC
İzmir Bakırçay Üniversitesi